Bir kadın, 4 hayat! Anne, öğrenci, işçi, bioenerjist…

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Onun adı Ayşegül Demirkıran. 2 çocuk annesi. Üniversitede psikoloji öğrencisi. İşçi olarak çalışıyor. CV’sinde “EMDR, Spiritüel koç, reiki master, bioenerjist, meditasyon nefes koçu” gibi pek çok kişinin duymadığı meslekler yazıyor. Namı diğer; Şifacı.

Üstelik dramatik bir hayat serüveni yaşamış. 5 yaşında anne babasının ayrılması, lise çağında yarım kalan bir eğitim dönemi. Ve 30’undan sonra yeniden başlayan ilham verici eğitim serüveni. Diyor ki; “Bir evde bir kadın mutlu olursa çocuklar da mutlu olur.”

İşte onun hikayesi…

BARTINSTAR/YAŞAM

Bir kadın isterse neleri başarabilir? Eğitimde, ticarette önemli çalışmalara imza atabilir. Örneğin doktor, mimar, şarkıcı olabilir. Elbette pek çoğumuzun başarı hikayelerine gıpta ile baktığı kadınlar vardır. Ancak biri var ki, tam da 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde pek çok kişiye ilham verecek cinsten. Yaşamı talihsizliklerle başlamış bir kız çocuğunun Bartın’dan İstanbul’a, oradan da Sırbistan’daki bir üniversiteye uzanan çarpıcı bir hikayesi var. Adı Ayşegül Aykurt Demirkıran. Namı diğer; Şifacı…

LİSE EĞİTİMİ İSTANBUL’A DEDE VE BABAENNESİNİN YANINA GİTTİ

1980 yılında Bartın’da doğdu Ayşegül. Yaşamının büyük bölümünü denizlerde geçiren gemici bir baba Ferhat ve anne Nurten hanımın biricik evladı olarak dünyaya geldi. Ancak aile saadeti çok uzun sürmeyecekti. Anne-babası boşandığında henüz 5 yaşındaydı. Ayşegül annede kaldı. İlk eğitimini Bartın’da tamamlayan Ayşegül, orta eğitimi için İstanbul’a dedesi ve baaannesinin yanına gitti. Denizci babası evde hiç bulunamadığından dede ve babaannesinin yanında eğitimine devam etti.

NİŞANTAŞI’NDAKİ EĞİTİM PEŞ PEŞE GELEN ÖLÜM HABERLERİ İLE YARIM KALDI

Lise eğitimi için Nişantaşı Rüştü Uzel Anadolu Meslek Lisesi modelistlik bölümüne başladığında talihsizliklerin peş peşe geleceğini henüz bilmiyordu. 1997 yazında dede ve babaanne 40 gün arayla peş peşe vefat edince henüz 16 yaşındaydı. Bartın’a mecburi dönüş ve yarım kalan eğitim her şeyi yerle bir edecekti. Okumaya çok hevesliydi ancak Bartın’daki şartlar onun bu hevesine karşı duvar örecekti. Türlü sıkıntılarla geçen yıllar içinde bilgisayar, ehliyet ve İngilizce kurslarına gidebildi.

EVLENDİ, ÇOCUKLARA KARIŞTI. SANAT KURSLARINDA TEMİZLİKÇİ OLDU

25 yaşında gelen evlilik teklifi, hayatında yeni bir dönemin başlangıcıydı. Zeynel Demirkıran ile nikah masasına oturdu. Artık mütevazı bir yuvası vardı. Bu evlilikten Kerem ve Ecrin adında iki evladı dünyaya getirdi. Ancak içindeki okuma isteği günden güne büyüyor, geceleri rüyalarına giriyordu. Aile bütçesine katkıda bulunmak için Bartın Belediyesi’nin Yalı’daki binasında faaliyet gösteren sanat kurslarında temizlikçi olarak işe başladı. Orada gördükleri, hayatının en önemli kırılma noktası olacaktı. Öğrenme arzusu, içindeki karşı konulmaz isteği yeniden tetikledi.

LİSEYİ DIŞARIDAN BİTİRDİ; LİSEYİ YAPAN ÜNİVERSİTEYİ DE YAPAR

Ayşegül Aykurt Demirkıran, yarım kalan lise eğitimini tamamlamak için yeniden harekete geçti. Lise eğitimini dışarıdan tamamlayacaktı. Öyle iştahlıydı ki, onca yıl ara vermesine rağmen ilk girdiği 8 dersi birden geçmeyi başardı. 2017’de başladığı liseyi 4 yılda bitirip diplomasını aldığında takvim yaprakları 2021’in baharını gösteriyordu. O gün “Liseyi yapan üniversiteyi de yapar” diyecekti. Yarım kalan hayallerine ulaşmak için artık hiçbir engel yoktu.

BABASININ CENAZESİ, ADINI DAHA ÖNCE HİÇ DUYMADIĞI BİR ALANA YOL AÇTI

Ancak kara haber bu kez babasından geldi. Bartın’daki ev mateme büründü; babası vefat etmişti. Vasiyeti üzerine Şişli Feriköy’deki cenaze törenine gittiğinde, bugüne kadar adını dahi bilmediği bir yeteneğini keşfedecek insanlarla tanıştı. Alternatif tıp olarak günden güne gelişen bir alanda yeni bir yola yönelecekti; Reiki ve bioenerji…

“Elle şifa” anlamına gelen, yurt dışındaki tüm hastanelerde artık bir servisi olan bu tedavi yöntemi için aylar ve haftalar süren dersleri başarıyla tamamladı Ayşegül Demirkıran. Pek çoğumuzun adını yeni yeni duyduğu reiki master-kundalini reiki, bioenerjist, eft-nlp, meditasyon nefes koçu gibi 30’u aşkın sertifikayı peş peşe topladı.

Örneğin Reiki, yirminci yüzyılın başında Japonya’da ortaya çıkan, enerji aktarımı ile ruhsal şifa vermeye dayalı bir teknik olarak tarif ediliyor. Yani ruhsal yaşam enerjisi. Vücudumuzdaki enerji merkezlerini ifade eden “çakra”ların iyi bir şekilde çalışması için dengeli kalması gerektiği, engellenmesi durumunda ise fiziksel ve duygusal olumsuzlukların yaşanabileceği… Ve insan omurgasında 7 ana ‘çakra’nın olduğu tarif ediliyor. Ve elle tedavi yöntemiyle bu çakraların yeniden düzene girmesi sağlanıyor.

GÜNDÜZ İŞÇİ, AKŞAM ÖĞRENCİ… “DİZİ İZLEMEYE HİÇ VAKTİM OLMADI”

Aynı zamanda bir Işıklar Tuğla fabrikasında işçi olarak çalışan Ayşegül Demirkıran, üniversite hayalini gerçekleştirmek için Sırbistan’ın Yeni Pazar devlet üniversitesinde psikoloji eğitimine başladı. Bugün üniversitenin ikinci sınıfına devam eden Demirkıran, bir yandan çalışıyor, bir yandan çocuklarını büyütüyor diğer yandan da ev işlerini yürütüyor. En büyük destekçisinin ailesi olduğunu belirtirken “Tabi ki zorlanıyorum. Ama lise diplomasını alınca özgüvenim yerine geldi. Şimdi işten çıkınca evime geliyorum. İşler yetişmiyor haliyle. Akşamları uzaktan derslerim devam ederken kızım Ecrin ve oğlum Kerem ev işlerinde bana yardımcı oluyor. Eşim sağ olsun, eğitimimle ilgili bir gün engel çıkarmadı. Yıllardır TV’de hiçbir diziyi izleyecek vaktim olmadı. Bundan asla şikayetçi değilim. Bir evde bir kadın mutluysa çocuklar da mutlu olur. Annelerin bilgilenmesini çok istiyorum çünkü bilgili kadınlar, bilgili bir nesil yetiştirebilir” diyor.

CV’Sİ ARTIK ÇOK KALABALIK. YENİ HEDEFİ PSİKOLOJİ KLİNİĞİ AÇMAK

Ayşegül Demirkıran’ın CV’sinde şimdilerde yaşam koçu, reiki master-kundalini reiki, bioenerjist, eft-nlp, meditasyon nefes koçu, aile danışmanı yazıyor. En büyük hayali, yurt dışında eğitim almak ve eğitim vermek. Üniversite eğitimini tamamladıktan sonra psikoloji kliniği açmak da var hayallerinde. Başarır mı? Bize göre hiç kuşku yok. Bunca sertifika sahibi olunca, eskiden “bir lise diploman bile yok senin” diyen kocası da artık dalga geçemiyor.

Ruhsal rahatsızlıklara ilişkin tedavi yöntemleri, ilginç sonuçlar veriyor hayata ilişkin. Ayşegül hanım diyor ki, “Önce ruh hasta oluyor ve alarm veriyor. Biz de bedenin vücuttaki enerji sistemindeki aksaklığı teşhis ederek tedavi yöntemleri arıyoruz…”

Hemen her türlü rahatsızlığa karşı tedavi yöntemleri var. Ruhsal hastalıklardan kanser hastalarına, migrenden bacak ağrısına kadar. Tabi bu inanmakla doğru orantılı. Mesela diyoruz… Şöyle anlatıyor: “Kayıp bir genç kızımız vardı. Gittiği yol yol değildi. Bir gün geldi, çocuğuma babalık yapacak bir adam ve çalışabileceği bir iş diledi. Bir süre sonra mutlu bir evliliği ve işi oldu. Yaptığımız işe dair bizi en çok mutlu eden de buydu.”

BAŞINIZ AĞRIYORSA SEVGİ EKSİKLİĞİ, AYAĞININ AĞRIYORSA…

Vücuttaki ağrıların da ilginç anlamlarını saydı sohbetimiz sırasında. Örneğin başınız ağrıyorsa sevgi eksikliği, sırtınız ağrıyorsa sorumluluğunuz çoktur. Göz ağrısı, görmek istemediğiniz şeylerin çokluğunu ifade eder, boğazınız ağrırsa kendinizi ifade edemiyorsunuz demektir, mide ağrısı varsa hazmedemediğiniz şeyler çoktur, kalbiniz ağrırsa kırgınlığınız çoktur ve sevgisizlik vardır hayatınızda. Ayak ağrılarının bile anlamları varmış; sağ ayağınız ağrıyorsa baba, sol ayağınız ağrıyorsa anneye ilerleyememe zorluğu yaşıyorsunuz demektir.

Daha pek çok şey anlattı Ayşegül Demirkıran. Ancak aklımızda kalan bunlar oldu. Hayallerinin peşinden giden Bartınlı bir annenin yaşam öyküsünü paylaşmak istedik bugün. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde bir kadının isterse neleri başarabileceğini gözler önüne sermek istedik.

Bu vesileyle tüm kadınlarımızın Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyoruz.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Bir kadın, 4 hayat! Anne, öğrenci, işçi, bioenerjist…

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir