Laiklikten eğitime, dış politikadan ekonomiye kadar hemen her konuda Türkiye’nin kuruluş ayarlarına geri dönmesi gerektiği belirtilen manifesto, “Bu düzen değişmeli” mesajı veriyor, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sözleriyle sona eriyor.
Türk milleti tanımından, Kemalist felsefeye dönülmesi gibi öneriler manifestonun özünü oluşturuyor. Önümüzdeki seçimle ilgili ise çarpıcı bir ayrıntı dikkat çekiyor: Parlamenter sisteme geçiş hedefi doğrudur ancak sonraki iştir. Seçmenin ‘en iyi ben yönetirim’ diyene oy vereceği unutulmamalıdır…
BARTINSTAR/GÜNDEM
Atatürkçü Düşünce Derneği Bartın Şubesi üyeleri, siyasi parti il temsilciliklerini ziyaret ederek “Yeniden Atatürk Cumhuriyeti” manifestosunu sunuyor. Ziyaretleri ADD Bartın İl Başkanı Erdem Ekmekçi ve yönetim kurulu üyeleri Hakan Ceylan, Kemal Olgun gerçekleştiriyor. İlk olarak CHP İl Başkanlığı’nı ziyaret ederek Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu ve İl Başkanı Selim Karakaş’a manifestoyu takdim eden ADD heyetinin ikinci adresi İYİ Parti İl Başkanı Mehmet Kasapoğlu oldu.
ADD yöneticileri, kendilerini ziyaret eden partilere iade-i ziyaret düzenliyor. Bu kapsamda MHP’ye de gidilecek ancak programda AK Parti şimdilik yok. Ziyaret sırasında hem manifestoyu hem de bunun gerekçelerini anlatan ADD’nin kimi söylemleri, ittifakları zorlayacak türden ifadeler de içeriyor. Söz konusu manifestonun partilerde nasıl karşılık bulacağı ve nasıl tepki alacağı merak ediliyor.
ATATÜRK’ÜN TÜRK MİLLETİ TANIMI DOĞRULTUSUNDA ULUS DEVLET
ADD Genel Merkezi tarafından hazırlanan “Yeniden Atatürk Cumhuriyeti Manifestosu”nda mülteci sorunundan “Türkiye’yi bölme amaçlı bir emparyal saldırı olarak” söz edilmesi dikkat çekiyor. Cumhuriyetin 100. yılında yapılacak seçime giderken hazırlanan manifestoyu siyaset kurumunun dikkate alması beklentisi dile getirilip, halktan da destek isteniyor.
“Laiklik; Gölgesinde güvenle yaşadığımız Cumhuriyet Kubbemiz’in kilit taşıdır” denilen bildiride “Atatürk’ün ‘Türkiye Cumhuriyetini kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir’ tanımı doğrultusunda; ulus olma bilinci ve ulusal birliğimiz güçlendirilmelidir. Uluslaşamamış, Ulus Devlet olamamış Irak, Suriye, Libya, Ukrayna gibi uzak yakın bazı komşularımız dahil, bir çok devletin nasıl ezilen çimen oldukları iyi değerlendirilmeli, üniter ulus devletimiz gözümüz gibi korunmalıdır” ifadelerine yer veriliyor.
Dış politikanın ise “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh ilkesi ve bölge merkezli karşılıklılık esaslı Kemalist felsefeyle yürütülmelidir” tavsiyesine yer veriliyor.
SEÇİM KAPIDA! SANDIKTA ‘EN İYİ BEN YÖNETİRİM’ DİYEN SEÇİLECEK
Millet İttifakı’nı oluşturan 6’lı masaya ise şu çağrı yapılıyor: “TBMM’ye neden Gazi Meclis dendiği, devletimizin Büyük Millet Meclisi Hükümeti esası ile kurulduğu, Meclis’in demokrasinin vazgeçilmez unsurları olan siyasi partilerden oluştuğu dikkate alınarak Meclis iradesini esas alan bir yönetim sistemi kurulması, yürütme erkinin tek adama teslim edilmemesi hedefi doğrudur, ancak sonraki iştir. Seçim kapıdadır. Mevcut Anayasamıza göre Türkiye’yi seçilecek Cumhurbaşkanı yönetecektir. Seçmenin; ‘en iyi ben yönetirim’ diyecek ve ikna edecek adaya oy vereceği unutulmamalıdır.”
İstanbul sözleşmesine dönülmesi isteniyor, ekonomi başlığında “Para; bir diğer egemenlik ve ulusal bağımsızlık unsurudur. Üretimden kopmuş, hukuk güvencesi sunamayan, nepotizme, yolsuzluğa, rüşvet ve israfa batmış devletlerin parası pul, yurttaşı kul olur” deniliyor.
MÜLTECİLER, DEMOGRAFİK YAPIMIZI TAHRİP ETMEYE YÖNELİK DIŞ SALDIRI
Manifestonun eğitim başlığında 4+4+4 sisteminden vazgeçilip temel eğitimin 12 yıl kesintisiz olması, sağlıkta ilaç, aşı ve tıbbi malzeme üretiminin yerli kaynaklara dayandırılması, ekonomide neoliberal politikalardan vazgeçilmesi öneriliyor. Mülteci; (Geçici Sığınmacı) sorunuyla ilgili de, “akıl dışı ırkçılık suçlamalarının sislemesine bırakılmayacak kadar ciddidir. Bu sorunun; demografik yapımızı tahrip ve ülkemizi bölme amaçlı bir emperyal saldırı olduğu görülmeli, gereği yapılmalıdır” ifadeleri yer alıyor.
Manifestoda Süleyman Şah türbesinden 19 adanın Yunan işgaline terk edildiğine, basın özgürlüğünden enerjide dışa bağımlılığın en aza indirilmesine kadar hemen her konuda ADD’nin fikir ve görüşleri yer alıyor.
