Cemal Akın ilk kez anlattı: Otobüsten çıkartılınca bir kaç kez Allah’u-Ekber demişim

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

xxx Hastanede Devlet Bahçeli aradı. “Başınız sağolsun” deyince etrafımdakilere ‘kime ne oldu’ diye sormaya başladım.

xxx Murat Demir (MHP Merkez İlçe Başkanı) eşyaların olduğu yere sıkışmış. Allah onu öyle korudu.

xxx Ben 49 yıllık siyasetçiyim. Arkadaşlarımızı hiç yalnız bırakmadım, teşkilatçılığı böyle gördüm. O yüzden makam aracı yerine minibüse bindim.

xxx Kazayla ilgili yolda mı bir kusur var yoksa sürücüde mi bilemiyorum. Belki sıralı olarak çoklu bir hata var…

xxx Bartınspor’un bir üst lige çıkması çok gecikti. Bu durum alttaki sinerjiyi de olumsuz etkiliyor. Genç başkan inşallah bu sene…

BARTINSTAR/RÖPORTAJ

3 Ekim 2021 sabahı Bartın’dan Ankara’ya hareket eden MHP’lileri taşıyan minibüs, Esenyurt’ta devrildi. 2 kişi öldü, Başkan Cemal Akın dahil 17 kişi de yaralandı. 20 gündür evinde tedavi gören Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın’a hem geçmiş olsun demek hem de herkesin merak ettiklerini sormak için randevu istemiştik. Başkan’ın Kemerköprü’deki konutundan dün yanıt geldi.

BAŞKAN CEMAL AKIN O GÜNÜ İLK KEZ BU KADAR DETAYLI ANLATTI

Çiçeğimizi yaptırdık, foto muhabirimiz Ömer Orçun Öztürk’le yola koyulduk. Cemal Başkan’ın tedavi sürecinde kabul ettiği ilk basın kuruluşu BartınStar oldu. 3 kırığı bulunan Başkan’ın artık ayağa kalkabildiğini ve yürüme egzersizlerine başladığını Bartın ilk kez BartınStar’dan öğrendi. “Hasta ziyareti kısa olur” derler… Bu düstura özen göstermek için zamanı iyi kullandık. Pek çok detayı ilk kez öğrendik. Kaza anını da sorduk, Bartınspor’u da. Çoğunda kederli yer yer de keyifli bir sohbet çıkardık. Bakın ne yanıtlar aldık:

  • Sayın Başkan, öncelikle geçmiş olsun. Kaza gününe geri dönersek, o ana ilişkin neler hatırlıyorsunuz?

Ben sol taraftaydım. Araç sağa devrildi. Oraları hatırlıyorum. Ondan sonrası bende yok.

  • Kurtarılma anını hatırlıyor musunuz?

Yok, bilmiyorum. Hatta dışarı çıkarmışlar beni. Dizlerimin üstüne çökmüşüm. Kafam kanamış. Yüzümün her tarafı kan olmuş. Ben orada Allahu Ekber demişim birkaç kere. Sonra kafam kanayınca korkmuş arkadaşlar. Beni makam arabasına almışlar, hastaneye getirmişler. O bende yok. Sonra tomografiye getirmişler. Orası var yok arası yani…

  • Tam olarak ne zaman uyandınız?

Kafamdaki yara için iki dikiş attılar. O ara uyandım. Aldılar bizi, odaya getirdiler. Ondan sonrası var tabi bende. Öncesi pek yok. Kaza yerinden hastaneye gelirken araçtakilere demişim ki; ‘yavaş gidin kaza yaparız’. Bir daha söylemişim bizim makam aracına ama hatırlamıyorum. Arkadaşlar söylüyorlar onu.

  • Peki, kazanın büyüklüğünü ne zaman öğrendiniz, size kim söyledi?

Şimdi, Genel Başkan Devlet Bahçeli telefon etti. İçişleri Bakanı telefon etti. Binali Yıldırım telefon etti. ‘Başınız sağ olsun, geçmiş olsun’ deyince…

  • O ana kadar bilmiyordunuz değil mi?

Yok, bilmiyordum. Genel Başkan ‘Aldırayım mı seni oradan?’ dedi. ‘Burada bize bakıyorlar efendim’ dedim, teşekkür ettim. İçişleri Bakanımız, Binali Yıldırım Bey aradı, “Başınız sağ olsun, geçmiş olsun…” İlk etapta arayanları söylüyorum. Sonradan genel başkanlardan arayanlar da oldu. Milletvekilleri geldi. Onları hatırlıyorum.

  • Yani başınız sağ olsun diyorlar ama kim olduğunu bilmiyorsunuz değil mi?

Yok, bilmiyorum. Sonra sormaya başladım; kime ne oldu? İşte Murat diye bir arkadaş var o rahmetli olmuş dediler. ‘Murat kim’ diye sordum. Murat Demir değil, o bana ziyarete geldi. O mu bu mu derken bir şey dikkatimi çekti. ‘Ahmet (Kömeç) nerede’ dedim. Mutlaka başımda olurdu, benden ayrılmazdı… ‘Ahmet mi yoksa?’ dedim. Orada artık itiraf etti arkadaşlar. O zaman farkına vardım. Sonra diğer arkadaşları sormaya başladım tek tek. O nasıl, bu nasıl…

  • Neler hissettiniz o an?

Tabi biz kendimizi unuttuk, arkadaşları sormaya başladık. Beni hastanede odaya çıkardılar. Kırıklar var. Ağrı çekiyorum ama arkadaşları sorduk… Bir iki saat içerisinde kime ne olduğunu öğrendim. Bazısını normal aradık, bazısını canlı aradık telefonla. Allah o şeyi yaşatmasın kimseye, 19 tane arkadaş oradayız, iki tane de kaybımız var. Diğer arkadaşlar irili ufaklı kazalı çıktı yani.

  • Kaza anına ilişkin konuştuğunuz kişiler neler anlattı?

Şey söylüyorlar, tam bilmiyorum da sürüklendik. Sürüklenme sırasında bir şey yok aslında. Sonra orda bir yükseklik varmış, o yüksekliğe çıkınca yukarı kalkmış araç, ‘yere vurdu’ diyorlar. Kimin dediğini hatırlamıyorum açıkçası. O vurduğunda içerisi dağılıyor. Savrulmalar oluyor.

  • Yaralı arkadaşların durumunu biliyor musunuz?

Bir arkadaşımızın kolu kesildi biliyorsunum. İl başkan yardımcımız, teşkilat başkanımız Kemal Bey’in üst kaburgası kırıldı, kafasında darbe var, tedavi oluyor bildiğim. Üç arkadaşımız, Turgut Bey Ankara Başkent’de. Diğer iki bayan arkadaşımız orada. Genel merkezimiz tarafından oraya alındı. Genel Başkanımızın hastası şu anda. Her şey Genel Başkanımız tarafından karşılanıyor.

  • Kazadan sonra otobüste olan herkesin psikolojik tedavi gördüğünü öğrendik. O gün orada olan hiç kimse hatırlamak istemiyor yaşananları. Bir de kimse adını koymasa da araçtakilerin öfkeli olduğunu duyuyoruz kazaya ilişkin. Kaza öncesi sürücünün telefon ya da maskesini düşürdüğü ve almaya çalışırken olduğu konuşuluyor. Bunlara ilişkin bir şey biliyor musunuz?

Hiç görmedim. Yani ben ona vakıf değilim. Önde değilim çünkü. Fotoğrafta görmüşsünüzdür, en arkadan bir ya iki öndeyim yani. Onu görecek halim yok. Çünkü Murat’la konuşuyorduk o zaman biz. Bilmiyorum. Yani öyle midir değil midir? O haklı bu haksız şeyine gelmek istemiyorum. Kesin olan şey oradaki kaza. Asıl mesele o. O şekilde oldu; bu şekilde oldu. Bir de iki arkadaşımızı kaybettik, 13-14 arkadaşımız yaralandı. Şimdi ben bunu ondan oldu bundan oldu diyemem çünkü vakıf değilim olaya. Öndekiler belki vakıftır. Ama ben değilim.

BU ŞEHİR AHMET’TEN (KÖMEÇ) ÇOK DAHA FAYDALANABİLİRDİ

  • Ahmet başkanın ani gidişi tüm şehirde büyük üzüntüye yol açtı…

Kesinlikle. Yani kimseyle bir kırgınlığı olmayan bir arkadaşımızdı. Ahmet bizim çok sevdiğimiz bir kardeşimizdi. Her şeyi paylaştığımız bir arkadaşımızdı. Her akşam istişare yapardık işlerle ilgili. Tabii önemli bir arkadaşımızı kaybettik. Bu şehir ondan çok daha faydalanabilirdi. Ama bu takdir-i ilahi. Bizim dememizle olmuyor. Yani sizin bir hesabınız var Allah-u Teala’nın bir hesabı var. Bizim hesabımız tutmaz, biz kul hesabı… Biz ahiri gözle bakan insanlarız.

Allah beterinden saklasın. Tabii bizim üzüntümüz burada yaralı olan arkadaşlarımız var, en başta üzüntümüz de kaybettiğimiz arkadaşlarımız yani. Ahmet 2014’ten bu yana belediye meclis üyemizdi, katip üyemizdi. 2019’dan bu tarafa da belediye başkan yardımcısıydı. Çok çalışkan, kaliteli, yani işini layıkıyla yapan, gece gündüz demeden hareket eden çok dürüst bir arkadaşımızdı. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.

  • Bir ay önce başka şeyler konuşuyorduk. Böyle bir kaza olunca çok şey anlamını yitiriyor değil mi?

Tabii kazalar oluyor, vefatlar oluyor ama hayat da devam ediyor.

  • Bu günlerde bazı sokaklarda asfalt çalışmaları yapılıyor. Belediyede işler nasıl yürüyor?

Annemizi kaybettik, babamızı kaybettik ama hep hayat devam etti. Asfaltla ilgili ben talimat verdim, girin asfalta dedim çünkü planlamış bir şeydi. Hangi gün neyi yapacaklarını da ifade ederek talimat verdim. Çünkü arkadaşlar zaman zaman bir iki kişi buraya geliyor. Onlarla sohbet ediyorum. Tabii Necmi Başkan iyi çalışıyor şu anda. Hüseyin Fırıncıoğlu da başkan vekili olarak belediyede işlere ve diğer protokollere bakıyor. Necmi de diğer çalışmalara. Zaman zaman da istişare ediyoruz. Neler yapacağımızı planladığımız ve planlamadığımız işlerle ilgili. Planladıklarımız günün şartlarına göre devam ediyor. Yani işler devam etmeli. Biz kaza geçirdik diye şehirdeki işleri durduracak halimiz yok.

  • İşler demişken, diğer işler nasıl yürüyor belediyede?

Nihayetinde ben 48 sene siyaset yapan ve 10,5 yıldır da belediyeye hizmete devam ediyorum. Şimdi orada o sokaklar vardı, bizim de bunu yapmamız gerekiyordu. Daha önce planlamıştık bu yapacağımız işleri. Planladığımız şekilde devam ediyor. İhaleler devam ediyor. Gölbucağı’nda bir yaşam merkezinin ihalesi yapıldı, yapılıyor şu anda. Su deposu kondu Gölbucağı’nda, bin metre kare bizim projemiz… Minibüs duraklarıyla ilgili orda bir binanın ihalesi başladı. Kemerköprü’de bir meydan oluşacak. Bunun projesini yapmıştık zaten. O süreçler devam ediyor yani. KöyPark ile ilgili 2 ihale yaptı arkadaşlarımız, inşaat ihalesi olmadı. Yeniden ihaleye çıkacaklar, yeniden dizayn için. Fiyatlar çok değişiyor. Bizim de güncelleme yapmamız gerekiyor. O güncellemeyi yaparak bir daha çıkacaklar. Onun peyzaj ihalesine çıkıldı. Türk Tarih Müzesi, Bilim İnsanları Müzesi için ihaleye çıkılacak.

ASLINDA DİRAYETLİYİMDİR AMA ÇOK AĞLADIM BEN ORADA

Her şey hazır, projeler hazır. Hayat devam edecek ama kaybettiklerimize ağlıyoruz. Çok üzülüyoruz. Yani ben orda çok ağladım arkadaşlarıma. Aslında dirayetliyimdir bu konuda. Ama arkadaşlarımızı gözümüzün önünde kaybettik. Kolay olmuyor. Biz elimizden geleni yapacağız arkadaşlarımızla ilgili. Allah ailelerine de sabır versin. Allahım mekanlarını cennet eylesin. Kazada ölenler üçüncü dereceden şehit biliyorsunuz. Yani şehit kendine şefaat eder. İnşallah üçüncü derece şehit olmayı Allah onlara nasip etmiştir. Ama bizim için acı kayıp bunlar. Bartın’ın faydalanabileceği arkadaşlardı. O yönde bakıyorum ben bu işe. Allah kimseye de kaza bela vermesin. Allah herkese sağlık sıhhat versin. Düğüne gitmiyorduk, bayrama gitmiyorduk. Oyun oynamaya gitmiyorduk. Devlet ve millet için yapılan istişarenin bir tanesine tanık olmaya, orada onlarla sohbet etmeye gidiyorduk. Bilgi edinmeye gidiyorduk.

BEN ARKADAŞLARI HİÇ YALNIZ BIRAKMADIM, TEŞKİLATÇILIĞI BÖYLE GÖRDÜM

  • Olay günü neden makam aracınızı kullanmadığınız da merak edildi?

Pazar sabahı 160 kişi bir kısmı taksilerle, bir kısmı da minibüslerle gidiyor. Makam arabası benim arkamdan geliyordu. Onlar diyor ki işte “Niye binmediniz başkanım?..” Ben hiç binmem ki. Teşkilatla gidilen yerlere ben hiç makam aracıyla gitmem. Benim huyum vardır. En azından ilk mola yerine kadar arkadaşlara refakat ederim. Ondan sonra giderim. Bizi önden çağırmışlardır zaten. Bir akşam evde değil Ankara’da da kalabilirdim. Ama ben arkadaşlarımı hiç bırakmadım bu güne kadar. Teşkilatçılığı ben böyle gördüm. Ben hiç arkadaşlarımdan ayrı bir yere gitmedim. Bu da o gezilerden biriydi. Nasip… O arabaya binme diye kimse demedi bana. Bir geridekine binerdim, bir öndekine binerdim. Orada, şoförün arka tarafına sol tarafına oturdum. Sağ tarafa da oturabilirdim. Hep nasip bunlar yapacak bir şey yok.

MURAT DEMİR EŞYALARIN KONDUĞU YERE SIKIŞMIŞ, ALLAH ONU ÖYLE KORUMUŞ

Allah böyle dizayn etmiş. Arabayı çalıştırmışlar taksiyi bizimkiler. Benim oraya bindiğimi görünce bazı arkadaşlar ‘Ya başkan minibüsle giderken biz nasıl taksiyle gideriz’ demişler. Öyle gelmişler arkamdan. Ben kimseye gel demedim. Allah’ın dizaynı. Ben inanıyorum. İnandığım için söylüyorum. Öyle olacak yani. Turgut beni gördü de bindi arabaya. Ben bindim diye belki Murat başkanla Ercüment başkan bindi. Allah hepimizi bir yere topladı, o kaza oldu. Önde bu eşyaların koyulduğu yer var ya arabanın içinde, Murat’ı (Demir) oranın içine sıkıştırmış. Murat gibi 100 kilo bir adam. Uzun boylu yani, yapılı. Allah onu orada korudu. Karşıdan bir arkadaş geldi oturdu oraya, bizim teşkilattan. Ben onun üzerine fırlamışım. O olmasa camdan fırlayacağım. Bilemeyiz dizaynın nasıl yapılacağını. Allah bir daha kimseye vermesin.

  • Sizden sonra aynı yolda kısa süre sonra bir kaza daha oldu…

Evet, bizden sonra bir kaza daha olmuş orda.

  • Yolda kusur olabilir mi, yoksa kullanıcı hatası mı?

Onu da çok bilemiyorum açıkçası. Bir hata var ama nerde var. Belki sıralı olarak çoklu hata var. Onu da bilmiyorum. Belki yağmur yağması… Orada gölleşme oldu o savurdu. Onu da bilmiyorum yani. 300-400 metre geride olsaydı, araba parçalanırdı diyorlar. Orada kanal varmış. O da dizayn yani.

xxx

  • Duydum ki bol bol kelle paça gönderilmişler konutunuza… İşe yaradı mı?

Ömrümde yemediğim kadar kelle paça yedim. Kemik iliği yedim. Sonra da kolestrole baktırdım. Normal. Ben de şaşırdım. Şekere baktım. Ortalaması beş buçuk… 15 gün evvel yirmi nokta birdi, yüksekti. Şimdi beş nokta beşe düşmüş…

  • Belli ki faydası olmuş…

Nasip ya… Her yemeğin içine kemik iliği atıyoruz. Bu arada ekmek falan yok denecek kadar az yedik. Yememem gerektiğini ifade ettiler. Sıvı ve yumuşak sebze yemekleri yani… Pırasa, ıspanak, karnabahar yedik. Bağırsakların iyi çalışmasıyla ilgili… Çok şükür şu an iyiyiz. İlk etapta yatak beğenmedik. 4 sefer yatak değişti. Ter yaptı, kaşındırdı. En son pamuk bir yatak sorunu çözdü.

  • Ne gibi sorunlar yaşadınız?

Şimdi şöyle, sağa dönemiyorum omuzda kırık var. Sola dönsem kalçada sıkıntı var. Doğrulamıyorum, doğrulmam yasak kalçadan dolayı. Hep sırtüstü yatıyorsun, sırtın havalanmıyor. O olmasa benim biterdi bir hafta evvel. Orda kırık olduğu için iki taraftan güç alman gerekiyor. Yoksa ben bütün gece yürüyordum şimdi yani. Omuzdaki kırık büyük kırık değil, ince bir kırık. Ama o ince kırığa bile yük vermememizi söylediler.

  • Şu anda nasıl hissediyorsunuz kendinizi?

Şu anda film çektiler 4-5 gün evvel. Gayet iyi. Hiçbir sıkıntı yok. Kaburgada bir kırık var, onda da sıkıntı yok. Kalçadaki kırık, ayağa kalktım onda da bir sıkıntı yok. Omuz kırığı var tabi bu hareketler olunca ağrıyor. Ağrıyacak dedi doktorlar. ‘Bunu yap sen, ağrısın’ dediler. Pek sıkıntı vermez. O da iyi. Ağrı kesici hiç kullanmadık.

  • İlk günler 40-45 günlük bir tedaviden bahsettik. Normal mesaiye ne zaman dönebileceksiniz, doktorlar ne söylüyor?

Salı günü ben evde yürümeye başlayacağım. Yani bir dahaki pazartesiye ‘hadi bakalım sen yavaş yavaş git’ der mi bilmiyorum. E git derse tabii buradan ineceğim merdivenden, arabaya bineceğim, belediyeye geçeceğim. Asansörle çıkıp birkaç saat mesai yapabilirim diye düşünüyorum. Anca o kadar şimdilik. Zamanla bu çoğalır.

  • Masanız evraklarla dolu. Zaten evden bir mesai devam ediyor anlaşılan…

Onu çok söylemek istemedim çünkü devam eden projeler var. Projelerde benim onlara talimat vermem gerekiyor. Hüseyin Abi de (Fırıncıoğlu) Necmi Bey de (Balık) layığıyla yapıyor bu işi ayrı. Ama planladıklarımız var. O planladıklarımızın doğru zamanda olması lazım. Onlarla ilgili talimat veriyoruz arkadaşlarımıza. Mesela bugün Cuma, bir sıkışıklık meydana gelecek. Salı günü yaptırmadık mesela trafik yoğunluğu olur diye. Ama dün akşam girdik halk otobüslerinin önünü falan asfaltladık. Girmesi rahat olsun diye. Bugün itibarıyla da (dün) bitirmeye çalışıyoruz bu bölgeyi.

  • Nereye kadar sürecek bu çalışma hangi güzergahları kapsıyor?

Bölge bölge yapıyoruz farkındaysan. Bu nereye kadar gidecek? Kız Meslek Lisesi’nin oraya çıkacak. Onun peşinden Asma Köprü’nün oraya gidecek. Oradan tekrar bizim müzenin olduğu yere kadar gidecek. Oradan Yukarı Çarşı’ya çıkacak tek taraflı… Sonra döneceğiz Yukarı Çarşı’dan Yalı’nın bir miktarına kadar gelecek. Sonra o tarafta tekrar Yalı’ya giden bir kısmımız var. Yani komple her tarafı söküp trafiği zora sokmak istemiyoruz.

TÜM ARA SOKAKLARI KAPATINCA TRAFİK FELÇ OLUYOR

  • Yine de şehir merkezinde bugün çok yoğunluk var…

Bunun önüne geçmek için ara sokakları açarak yapıyoruz çalışmaları. Ara sokakları komple kapatmıyoruz. İki ara sokak varsa birini kapatıyoruz. Biri açık kalıyor. Orayı yapalım sonra öbür tarafa geçelim diyoruz. Bu zaman içerisinde kazandığımız tecrübelerden kaynaklanıyor. Hep kapattığımız da oldu zamanında. Ama şehri felç ettiğimizi de gördük. Şimdi iyiye gidiyoruz çok şükür. İki günde asfaltı bitiriyoruz. Orada gece çalışıyoruz. Yani 7, 8, 10’a kadar… O saatlere kadar çalışarak hallediyoruz. Sadece bu değil, su işleri ile birlikte çalışıyoruz. 15 kişi benim var. 30 kişi çalışıyoruz. Bütün makineler orada, dışarıdan da araç takviyesi alıyoruz. Kepçe 8-10 tane var. Eğer gerekirse takviye de yapıyoruz. Yani çok hızlı bitirmekle ilgili ne yapmak gerekirse yapıyoruz… Arkadaşlarımız tecrübeli zaten. Hem fen işleri hem su işleri tecrübeli. Hizmetler planladığımız şekilde devam ediyor.

  • Herhangi bir gecikme var mı planlamada?

Yok, mali sıkıntımız da olmadığı için belediye olarak… Yani onu oradan mı bulayım bunu buradan mı bulayım derdi olmadığı için… Ben hep hesabını yapmışımdır. Hesaplı kitaplı giderim maddi anlamda. Onun için “Başkanım asfalt alacağız ama paramız da yok” denecek bir durum değil. 300, 500 bin lira her gün asfalta gidecek olsa da maddiyatımız var Allah’a şükür. Bunu hesap ederek yaptım planlamayı. Bir kriz anında ne olabilir hesabını yaptık. Tabii ben böyle bir kriz beklemiyordum. Beklediğimiz kriz bizim, pandemiden dolayı krizdi.

  • Planlı, öngörülebilir bir durum değil bu. Hiç ‘bu işler nasıl yürüyecek’ endişesine kapıldınız mı?

Tabii. Ercüment Bey bizim için çok önemli. İşi çok iyi bilen bir arkadaşımız. O da evde yatıyor. Üç tane böyle işi yönlendiren arkadaş gidince, ‘acaba ne olur’a dönüyor iş, ama çok şükür her şey yolunda, devam ediyor.

xxx

BARTINSPOR’UN ÜST LİGE ÇIKMASI ÇOK GECİKTİ

Sohbetimiz sırasında sözü sevdamız Bartınspor’a getiriyoruz. Devrek ile yapılan son hazırlık maçını hatırlatıyoruz. Şimdilik uzak kalsak da gönüller orada. Cemal Başkan, Bartınspor’a tam desteğinin süreceğini söylüyor. Bunu teyit ettikten sonra sözü yeni yönetime getirip görüşünü soruyoruz…

  • Genç bir başkan görev başına geldi. İyi işler bekliyoruz bu sene…

Ben de bekliyorum inşallah. Yönetimdeki arkadaşlar heyecanlı. Bir şeyler yapmak istiyorlar. Çıkmak istiyorlar. İnşallah çıkarlar bu sene. Temennimiz o. Ben her dönem için de 13 seneden beri destek veriyorum. Biliyorsun daha evvel de Bartınspor’un yönetim kurulu üyesiydim il başkanı olduğum dönemlerde. Bartınspor’u seven, 20-25 senedir kongre üyesi olan ve her kongrede bulunan biriyim. Bartınspor bizim sevdamız. Bütün kulüpler sevdamız da onların abi kulübü olarak söylüyorum. Üst lige çıkması lazım. İnşallah çıkar. Tabii iki kulüp var bu sene; bir de Amasraspor. İki kulüp de bizim kardeşimiz. İkisinden biri çıkası lazım. Bartın’da bir kulübün üçüncü ligde olması şart.

  • Alttaki enerjiyi arttırmak için de bu bir zorunluluk değil mi?

O anlamda söylüyorum zaten. Alttaki gençler “Ben BAL liginde değil de, profesyonel ligde oynayacağım. Bunun için çok çalışmam lazım” diye heves içinde olmam lazım.  Böyle bir hevesi biz veremiyoruz şu an itibariyle. Bu hevesi verebilmekle ilgili de üst lige çıkmamız lazım. Biz birçok destek veriyoruz. 800-900 bin liraya yakın destek veriyoruz her yıl… Vermek de lazım. Belediye bunu yapması lazım diye düşünüyorum. Biz de bunu yapıyoruz. Sporu seviyorum. Ama profesyonel ligde olması gereken bir kulübümüz var.

  • Gerekiyor ama 20 sene oldu, çok gecikmedi mi bu süreç?

Evet, çok fazla gecikti. İnşallah temennimiz odur ki bu sene olur.

İŞTE CEMAL AKIN’IN BARTINLILAR’A MESAJI: SELAMINIZI ALDIM

Sizi çok yormak istemiyoruz. Son olarak Bartınlılara söylemek istediğiniz bir şey var mı?

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Cemal Akın ilk kez anlattı: Otobüsten çıkartılınca bir kaç kez Allah’u-Ekber demişim

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir