Onun için kimisi “akıl satarak para kazanan adam” diyor, kimisi Bartınspor’a en parlak sezonlarını yaşattığı için “Efsane Başkan…”
Kim ne derse desin, o Bartın’ın önemli renklerinden, simalarından, entelektüellerinden. Eğitimiyle, dünya görmüşlüğüyle, monşerliğiyle, bilgeliğiyle…
Baktık ki kendi mimarisiyle restore ettiği koskoca konakta yalnız yaşıyor…
Baktık ki üstelik doğum günü…
Pastamızı aldık, Faruk abimizin kapısını çaldık. Mumları üflettik, meyveli pastamızdan yedik. Tatlı tatlı sohbet etmekten de geri durmadık.
Detayı atlamadan geçmeyelim; geceleri çıkartırsak henüz 40 yaşında Faruk Narin. “Hatırlayamıyorum” dese de hafızası ışıl ışıl. İstanbul Üniversitesi yıllarından, başkanlığını yaptığı Milli Türk Talebe Birliği dönemine kadar uzanan güçlü bir sosyal geçmişi var.
Bartınsporumuzun ikinci ve üçüncü liglerde en parlak dönemini yaşadığı yılların Başkan’ı o.
Bartınspor’un bugün kullandığı tesisler ile Şehir Stadı onun eseri. 2 milyon dolara yakın para harcamış, üstelik cebinden…
O kulüp başkanlarına has “üst perdeden” bakışını hiç kaybetmemiş Faruk Narin. Türkiye Futbol Federasyonu yönetiminde yer aldığı yılları da anımsadık sohbetimiz sırasında. Herkesler, hafta sonu oynanacak maçların yorumlarını saatlerce tartışırken o, Türk sporunun nasıl yapılanması gerektiğine ilişkin dünya örneklerini içeren bilimsel raporlar sunmuş federasyona. Sporun bu günkü haline bakılırsa; o raporları kimse açıp okumamış tabi.
Herkes “huysuz” dese de, eşsiz yaşam deneyimlerinden yararlandık Faruk Narin’in. Bir güzel kaynattık, herkesin de kulaklarını çınlattık.
Kendisine “Beyaz Bartınlı” diyerek kibirli bulanlara inat o ‘Beyaz Bartınlılar’a ilişkin çarpıcı fikirleri ilk fırsatta yansıtacağız haberlerimize. Hem de sansür uygulamadan, bilesiniz.
Nice güzel yaşlara Faruk Başkan. İyi ki varsın. Nice güzel yaşlara. Sevdiklerinle…
