2015’te CHP’den milletvekili aday adayı olmuş yazar Kubilay Çak, “Seçim sadece aday olmakla kazanılmıyor. Kaybetmekten yorulduk” diyor, CHP merkez ilçe başkanlığını 8 oy farkla kaybeden Yonca Alemdar, kafasından geçen deli soruları soru önergesi kıvamında sosyal medyaya yansıtıyor, “Aysu Bankoğlu bu seçimin neresinde?” diye soruyor. Ayşe Sevtap Uzun ise çok net: Akıllı olmalı, kazanmaya odaklanmalıyız…
BARTINSTAR/HABER ANALİZ
Biraz beleşe yatıp sosyal medyada yazıp çizilenleri haber yapma yolunu seçiyoruz bu kez. 31 Mart 2024 seçimleri öncesi CHP’deki aday belirleme sürecine ilişkin tartışmalara takılıyor gözümüz. Malum, CHP’de okumuş yazmış kesim çok. Ene konu tartışıyorlar. En dikkat çekici isim Kubilay Çak. Henüz tanışmadık ama cümlelerinden ve “Şafak Oteli” kitabından tanıdığım kadarıyla fikri, gözlem ve yorum gücü olan, bilgi ve birikimiyle olaya genişlik katanlardan. Bir şey anlatıyor…
Halkevi geçmişi, 2020 yılındaki CHP Merkez İlçe Kongresi’ni 8 oy farkla kaybeden ve bir süre Bartınstar yazarları arasında yer alan Yonca Alemdar da yaşanan süreçteki aksaklıkları bir soru önergesi kıvamında kaleme aldı, sosyal medya adresinden paylaştı.
Bartın Ziraat Odası kurucularından olan ve Bartın’daki çevre sorunlarına ilişkin eylemleriyle tanınan Ayşe Sevtap Uzun da yaşanılan sürece müdahil olarak görüşlerini açıkladı. Bakın ne anlatıyorlar:
KUBİLAY ÇAK: “Bartın’da diğer dönemlerden farklı, partinin sosyal medya kanallarından aday adaylığı başvuruları duyuruldu. Adaylar davet edildi. Kapalı kapılar ardında birileri birilerine adaylık hediye etmedi. Şu an tatlı bir yarış var. Meclis üyelikleri için rekor başvuru olduğu söyleniyor. Ön seçim yok belki ama benzeri bir yoklama yapılacak. Peki, bu yoklamadan çıkan adaylar kesin mi? O kesin değil. Eğilim yoklaması yapılacaksa sandıktan çıkan adayı o ya da bu gerekçe ile bertaraf etmeyin. Eğilim yoklaması da şeffaf olsun ki adaylar kırılmasın. Geçen seçim berbat işler yaptınız ve hala bu satırları yazarken sinirlerim oynuyor. Çünkü sert bir yenilgi aldık. Hesap vermediniz. Vicdansızsınız. Bu seçimde aradan 5 yıl geçtikten sonra -yaşarsak- böyle satırlar yazmayayım istiyorum. Adayların belirlenmesinde demokratik ve şeffaf kurallar istiyorum. Çok şey mi istiyorum?”
YONCA ALEMDAR: “Bartın özelinde milletvekilleri Bartın’ı ziyaret etmiş. Etmiş diyorum çünkü ancak vekiller kentten ayrıldıktan sonra haberim oldu. Bir CHP üyesi olarak örgütten herhangi bir bilgilendirme yapılmadı! Milletvekillerinin yerel seçim hedefli ziyaretinde üyelere mesaj atıldığı iddia ediliyor ancak genel seçimde olduğu gibi Bartın örgütünden herhangi bir mesaj almadım. Oysaki aday adaylarının mesajları sıklıkla geliyor. Bir CHP üyesi olarak sorularımı maalesef sosyal medya üzerinden sormak durumundayım. Cevaplanması dileğiyle…
* Kurultayda her yerde önseçim vaat edip sonra bazı illerde -örgüt kontrolünde bazı illerde ise hiç bir önseçim girişimi yapılmaması siyaseten nasıl bir uygulamadır? Nasıl adlandırılmalıdır?
* Kentimize seçim sürecini yürütmek üzere gelen vekillerin ziyaretinin duyurusu hangi parti üyelerine yapılmıştır? Örgüt, bu bilgilendirmeyi hangi kritere göre yapmıştır?
* Adaylaşma sürecinde kadın-erkek eşitliği nasıl sağlanacaktır?
* Sevgili vekilimiz Aysu Bankoğlu, bu önemli yerel seçim sürecinin neresinde yer almaktadır? Bölge vekilimiz adaylara taraf olmadan da kentte bir CHP rüzgarı oluşturulması için çalışmalar yapabilir. Vekilimiz yerel seçime yönelik ne gibi çalışmalar yapmaktadır veya yapacaktır?”
AYŞE SEVTAP UZUN: “Bu yerel seçimlerde herkes aklını başına almalı.. Parti içi çekişme ve çatışmalar bir yana bırakılıp herkes ülke adına düşünerek oyunu vermeli. Zaman kişisel kin ve hırsları bir yana bırakıp CHP’de kim aday gösterilirse gösterilsin destek vermeli. Yaa ülke elden gidiyor, millet hala çekişme ve hırslarını bir yana atamıyor.. Hepimizin kırgınlıkları olabilir ama gün çekişme, kavga, senin aday benim aday günü değil. Her kim olursa olsun kazanmaya odaklanmalıyız…”
KUBİLAY ÇAK: “Bugün Ankara’dan gelen MV’lerin partide yöneticiler ve üyeler ile görüşmesi olduğu söylenince, biz de düşüncelerimizi iletelim diye gittik. Bazı eleştiriler yazıp kimseyi kırmak istemiyorum ama daha profesyonel bir görüşme organize edilebilirdi. Neticede son grup olarak 5 kişi içeri alındık MV İnan Bey’in birlik ve beraberliğin sağlanması ile ilgili konuşmasını dinledik. Araya girip -Bu beraberlik nasıl sağlanacak, yöntemi nedir? diye sordum. O da aynı soruyu bana sordu. -ÖNSEÇİM- yapmak dedim. Ve sadece Bartın değil , -DEĞİŞİM- dediniz tüm Türkiye’de -ÖNSEÇİM- yapacağız dediniz. Niye söz tutulmuyor diye sordum. MV Hanım, -Ön seçim isteyen yerlerde ön seçim yapılacak- diye cevap verdi. İnan bey ayrıca örgütün sesini dinlemek adına, bir hareket olsun, üyelere mesaj attık ki gelsinler dedi. Biz beş kişi itiraz ettik. Kimse bize mesaj atmadı, biz davetsiz misafiriz…
Diğer 4 arkadaşın söylediklerini elbette burada paylaşacak değilim. Ama sokakta adaylar lehinde ve aleyhinde ne konuşuluyorsa bu 5 kişi – görüş birliğinde olmayarak- Vekillerin önünde tekrarladı. Sanırım 2 günlük gezileri sırasında 2 vekil Bartın’daki durumu gayet güzel anladılar. Aday adaylığından adaylığa geçmekle seçim kazanılmıyor. Seçimi sadece parti içinde olarak düşünmeyip uzun soluklu bir yarış olduğunu ve kaybetmekten yorulduğumuzu ilgililere bir kere daha hatırlatırım.”
