Bartın’da Pazar günlerinin en önemli aktivitesi Bartınspor, pek çok taraftarın adını ilk kez duyduğu Suluova Sebatspor adındaki grubun vasat takımına da 1-0 yenildi. Sahasında henüz maç kazanma başarısı gösteremeyen temsilcimiz, ilk 5 hafta sonunda ligden çekilen iki takımın üstünde, yani son sırada yer aldı.
Maça ilişkin anlatacak çok cümle yok. Geçen haftalara oranla biraz daha atak oynayan ekibimiz, gol yollarında etkisizdi.
Aklımızda kalan, ilk yarının sonunda Furkan’ın kaleciden dönen sert şutu, devamında neredeyse boş kaleye yuvarlayamadığımız bir pozisyon.
Bir de maçın sonunda, adam eksiltip skor tabelasını değiştirsin diye sahada tutulan Ata’nın peş peşe çalımlar ardından karşı karşıya pozisyonda topu dışarıya atması…
Kötü futbol, hoşnutsuz tribün ve sahasında 2 yenilgi, 1 beraberlik alabilen bir takım.
Önceki maçları kazansak, “Top bizi bugün sevmedi” diyeceğiz ama onlar da kayıp olunca…
Ne zaman iyi futbol oynayacaksınız, ne zaman gol atacaksınız siz?
Tribünde konuşulan tek konu, “geçen sezon ki takım ve futbolculara haksızlık etmişiz” yorumları.
Çünkü sahaya çıkan 11, takım olma hüviyetinden hala çok uzak. Kimseye “yeteneksiz” demeyelim ama takım olamamış oyuncular topluluğu. Kimin ne kadar katkı verdiği çok göreceli.
Gerçekten bu çocuklar, önümüzdeki sezonların alt yapısı mı?
Sezonu feda edip geleceğe mi hazırlıyoruz…
Öyleyse maçın uzatma bölümünde kaptan Hüseyin’di sanırım, rakip oyuncuya vurduğu tekmeyi nereye koyacağız?
Açık bir kırmızı kartı hakem sarıyla geçiştirdi.
Oynamak mı istemiyor oyuncularımız. Bartınspor forması bu kadar ucuzladı mı?
Feda sezonuna varız tabi ki; orta sıralara oynayıp ışıltısını gösteren bir takım görmüş olsaydık iyiydi örneğin.
Suluova Sebatspor diye bir takım. Amasya’dan gelmiş.
Tek maç kazanmışlar bizden önce, Alaçam’ı yenmişler.
Bir de Bartınspor’u…
Dramatik bir durum bu. Çaresizlik…
Dert yanacak kimsemiz bile yok.
En kötüsü de bu.
