1. Haberler
  2. GÜNDEM
  3. 1440 gün önce bugün…

1440 gün önce bugün…

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Sakin bir Cuma sabahına uyanmıştı Türkiye, olacaklardan habersiz.

Yaz rehaveti her köşeye çökmüş, futbol ligleri ve okul sezonu tamamlanmış, gazeteler sayfa sayısını düşürmüştü. Metropol şehirlerin plazalarında çalışanların en büyük derdi, bitmek bilmeyen tatil planlarıydı.

Akşam alacasına kadar olağan dışı hiçbir şey olmadı. İstanbul trafiği yine her zamanki formundaydı. Hafta sonu şehir dışına çıkma telaşı yaşayanların hareketliliği sürüyordu.

Havanın kararmaya başladığı saatlerde iklim değişmeye başladı ağır ağır. Kışlalarda başlayan hareketlilik, usul usul şehirlere nüfuz etmeye, güneş görmeyen karanlık odalarda yapılan kirli planlar, şifreli kanallardan uygulamaya konmaya başladı.

Milletin tankları, Boğaz Köprüsü’nde trafiği kestiğinde milyonlarca insan iki ihtimal düşündü; Ya Boğaz’da ulusal güvenliğimize tehdit var, önlem alınıyor… Ya da tatbikat yapılıyordu.

Yoksa göz bebeğimiz ordumuz neden köprüde vaziyet alsındı…

Zaman ilerledikçe, gariplikler arttıkça stres yayılmaya başladı. Normal gitmeyen şey neydi. Kimsenin adını telaffuz edemediği bir gerçeklik mi yaşanıyordu.

Resmi haber ajansı AA’dan tanıdığım Kamuran Akkuş’un klavyesinden tarihin akışını değiştirecek 2,5 satırlık “Ordu işine çöreklenmiş bir grup asker tarafından darbe girişimi” anonsu bilgisayarlara düştüğünde saat 21:00’i geçiyordu.

TRT’nin gece spikeri Tijen, buz gibi bir yüz ifadesiyle darbe bildirisini okuduğunda gerçeklerle yüzleşti Türkiye; artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı…

Yüzyılın hainleri, yüzyılın ihaneti için harekete geçmişti…

xxx

Ve elbette her karanlık gecenin bir sabahı vardı. Kan ve barut kokan gecenin kurşun grisi sokaklarında zihinlerini kiraya veren bir grup hainin kullandığı tanklar, milletin evlatlarının üzerinden geçti, aynı örgütün pilotları, milletin meclisine bomba yağdırdı.

“En uzun gece” 251 vatan evladını kopardı hayattan. 2 bin 193 vatandaşımız, kanları pahasına bu ülkenin tarihine altın harflerle kazınacak gazilik nişanesini taktı.

Tam 4 yıl önceydi…

Darbeci generali vuran Astsubay Ömer Halisdemir, Ankara Gölbaşı’nda Özel Harekat’a atılan bombaları duyup iki evladıyla vedalaşarak polislere yardım etmeye koşan Bartınlı imam Mustafa Yaman gibi kahramanlar, askeri darbeler defterini yırtıp fırlatacaktı duvara.

Devletin kılcal damarlarına kadar sızmış Fetullahçı terör örgütünü destekleyen uluslararası odaklar, bir milletin yeniden doğuşuna şahit olacaktı.

İşte demokrasimize, ülkemizin birliğine darbe vurmak için yapılan o kalkışmanın üzerinden 1440 gün geçti.

Ve bugün bir kez daha o karanlık gecede ülkesi ve milleti için canını feda eden 251 şehidimize bir kez daha Allah’tan rahmet, gazilerimize uzun ve sağlıklı bir ömür diliyoruz.

xxx

Türkiye o günden bu yana devletin içine sızmış hainleri temizlemek için büyük bir enerji sarfediyor. Geldiğimiz süreçte önemli de mesafe alındı. O gün Türkiye’yi vesayet altına almak için silah çeken hainlerin çoğu bugün hapishanelerde cezalarını çekiyor.

Türkiye genelinde binlerce dava çeşitli mahkemelerde devam ediyor. Bu süreçte yaşanan bazı yanlışlara dikkat çekmek istiyoruz bugün vesilesi ile…

İhanet şebekesinin yurt dışı ve yurt içindeki uzantıları sosyal medya üzerinden halen terör örgütünün ürettiği söylemlerle toplumu etkilemeye çalışıyor. Hükümet karşıtlığından beslenen bu odakların hainleri meşrulaştıran cümleleriyle siyaset etmeye kalkan bazı parti mensupları kullandıkları dile dikkat etmeli. Hain terör örgütüne hizmet edecek her türlü söylemden vazgeçilmelidir.

Bir diğer konu; bazı siyasi partilerin içinde hüküm giymemiş lakin FETÖ iltisaklısı olarak yargılanmakta olan isimler olduğu iddia edilmektedir. Bu partililer henüz hüküm giymemiş ancak aklamamıştır da. Söz konusu isimler, hukuki süreç sona erinceye kadar yönetimden uzaklaştırılmalıdır.

Türkiye’nin her yerinde olduğu gibi Bartın’da da terör örgütüyle ilintili olabilecek para hareketleri izlenmektedir. Kimi ticari alım-satımlarda yüksek sesle dillendirilen kuşkulu işlemlerle ilgili kamuoyu aydınlatılmalı, kuşkular dağıtılmalıdır.

Siyasi saiklerle hareket ederek kendine güç devşiren kimi simsarların, elinde hiçbir delili olmamasına karşın rakiplerini karalama, tehdit etme, sindirme girişimlerine karşı dikkatli olunmalı, adalet duygusunun tesisi sağlanmalıdır.

Bu duygularla tüm halkımızın 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü kutluyoruz.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
hasta
Hasta
1440 gün önce bugün…
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir