- BAL Ligi’ndeki temsilcimiz Bartınspor, yenilenen stadında Zonguldak Süper Amatör Ligi’nde mücadele edecek olan Devrek Belediyespor ile yaptığı hazırlık maçını 4-1 kaybetti.
- İlk yarıda bulduğu bütün fırsatları gole çeviren Devrek ekibi, rahat bir maç çıkardı. Kornerden bile orta yapacak kadar güçsüz olduğu gözlenen bazı futbolcular izleyenleri endişelendirdi.
- Bartınspor ikinci yarı durumun vahametini anladı ancak artık çok geçti. Maçı anlatacak tek cümle kaldı. Mourinho’nun Fenerbahçe-Galatasaray maçından sonraki sözleri her şeyi özetledi.
BARTINSTAR/SPOR
Futbolun bazı basit kuralları var. En çok bilinen; çok oynayan değil, gol atan kazanıyor.
Gol atmak için de bazı basit kurallar var. Topa sahip olacaksın. Rakibinden daha güçlü ve hızlı olacaksın. Topu iyi kullanacaksın. Zeki olacaksın. Ve doğru vuruşu yapacaksın.
Bartın Atatürk Şehir Stadı’ndaki hazırlık maçında Devrek ekibi, Bartınspor’un yapması gereken ne varsa yaptı. Maçını da kazandı.
Bir hazırlık maçına gereğinden fazla anlam yükleyecek değiliz. Zaten bu maçların amacı da eksikleri çıplak gözle görmek. Hem futbolcular hem de teknik ekip, nelerin aksadığını, neden aksadığını bulmak, maç temposu kazanmak için hazırlık maçı yapar.
Bizim gözlemimize göre, teknik-taktik kısmına geçmeden önce çoğu deneyimli futbolcularımızın gerçek bir maç temposundan çok uzak olduğu. Topun değerini bilememek.
Bireysel olarak kimse hazır değil. İkinci yarı Emin Akyıldız girmese, orta yapacak kadar güçlü oyuncumuz yok denecek kadar az.
Pas alma ve pas verme sorunlu. Yüksek pas hatası yüzdesi, bir alt ligin amatörünü bile cesaretlendiriyor.
Tolga Akdeniz, Tolga Amasyalı, Tezcan Gökmen; gözümüz üzerinizde.
Ogün Yıldırım, Sergen Ekinci, Barış Civelek sahada neler yapabildiğinizi ve neleri yapmadığınızı görüyoruz.
Tarık Durdu, Batuhan Öztürk, Murat Aktaş; isimlerinizi taraftar bilmiyor. Öğretmek, sizin elinizde. Ama bu performans yetmez bilesiniz…
Yeterince hızlı değilsen, rakibini çekerek durdurursun. Yeterince güçlü değilsen, en küçük tekmede bağıra çağıra hakemden faulü alabilir ancak pozisyonu kaybedersin.
Gürkan Hoca’nın sık sık uyardığı gibi, ayakta kalabilmek daha değerlidir.
Ayağına gelen topu doğru alıp, arkadaşına ulaştıramazsan, rakibinin peşinden koşmak zorunda kalırsın. Futbol güzeldir ancak aynı zaman da acımasız.
Baklavayı sen yemezsen rakibin yer. Hepsi bu.
Teknik Direktör Gürkan Hoca da bunları gördü ki ikinci yarı kulübeden dışarıya çıkmadı.
İlk yarı 3-0 geriye düşen ekibimiz, ikinci yarı gerekli ölçüde sert ve istekli bir oyun sergiledi. Koştu, istedi, bastı. Bu kez ataklarda doğru diziliş, doğru koşu ve son vuruş sorunu kendini gösterdi.
Bu oyuncuları tanımasak, geçmişte neler yapabildiklerini görmesek daha çok cümle kurabiliriz. Ancak siz önemli ve değerli futbolcularsınız.
Bu yüzden Bartınspor forması giyiyorsunuz. Ve grubunuzun tozunu atacak kalibrede olduğunuzu biliyoruz.
Çalışmak, azim ve kararlılık. Disiplin, sadakat ve cesaret…
Bartınspor varsa umut hep vardır. Bunu unutmayın.
Hala vakit varken…