14 Ekim 2020
——————
Mart ayından bu yana tüm yaşamları kabusa çeviren pandemi illeti yüzünden hayatlar günden güne soğuk havada gerilen teller gibi gerginleşiyor. Alışılageldik düzenlerin neredeyse tamamı bozulmuş durumda.
Kimse artık eskisi gibi içten gülemiyor, eşine dostuna sarılamıyor. Toplumun her kesimi gergin ama umut hep vardır. Aşı çalışmalarında önemli mesafeler alınıyor. Ben önümüzdeki Mart ayına kadar müjdeli haberlerin geleceğine inanıyorum.
Berberlerin yine eskisi gibi bol müşteriyle dolacağına, kira geliriyle geçinenlerin yine kiracılarına kavuşacağına, statların yine gol sesleriyle inceleyeceği günlerin çok uzak olmadığını düşünüyorum.
xxx
Elbette soracak, sorgulayacak çok konu var. Ancak pandemi illeti öyle baskın ki, böylesi zor dönemlerde can havliyle süreci yönetmeye çalışanlara haksızlık etmek istemiyorum.
İl Özel İdaresi ve Bartın Belediyesi, kış gelmeden pek çok noktada yol çalışması yürütüyor dört bir koldan. Zamanla yarışıyor.
Dün Sevgi Hanım’ın çayını içmek için belediyeye uğradım. Kendisini bulamadığım gibi çay da içemedik. Çünkü resmi dairelerde artık çay ikramı yasak.
Böylesine hayatımızın tam ortasına oturdu işte bu Koronavirüs illeti. Ancak neye niyet neye kısmet derler ya… Cemal Başkan’la kısa da olsa sohbet etme fırsatı yakaladık.
Her zamanki gibi ilgili tavrıyla halimizi hatırımızı sordu Cemal Akın…
Tabi biz de ona…
“N’apalım, koşturuyoruz” dedi. Yaptıkları yol çalışmalarından söz etti. Bu günlerde Kavaklı ile Hendekyanı arasında kalan Topçu Konağı Caddesi’ndeki asfaltlama çalışmalarını anlattı.
Şehir içinde bazı yolların bozulduğunu, çökmeler yaşandığını hatırlattım. “Evet” dedi, “Farkındayız elbette. Bir yandan yapıyoruz, diğer yandan bozulanlar oluyor. 450 km yol var şehir içinde. Hepsine yetişmeye çalışıyoruz. Ancak şehir içine kamyonlar giriyor, ağır tonajlı nakliye araçları giriyor. Yer yer bozuluyor. Yetişmeye çalışıyoruz…”
Bir toplantısı vardı, kısa sohbetimiz ardından ayrıldım belediyeden. Pazar yerinden geçerken tezgahlarda palamutları, kestaneleri, cevizleri gördüm; umudum bir kat daha arttı. Toprak ve su bereketli olduğu sürece umut hep vardı.
xxx
Basın mensupları ile sık sık bir araya geliyoruz şehirde. Dün gece Arif Üçler aradı yürüyüş yaparken. Bartın’da kurulan ilk gazete Devrim’in resimlerini atmış whatsapp’tan. Sonra buluştuk, bu buluşmanın pahalıya patlayacağını henüz bilmiyordum.
Sohbet tatlı olunca onun yürüyüşüne de eşlik ettik haliyle. Sanırsam 4 km kadar tempolu sohbet yapmış olduk. Zorunlu spor, gecenin tek kazanımı oldu.
Esen Aliş’in yeni sayısına da baktım bugün. Yusuf Ziya Aldatmaz’ın “Siyasetten vazgeçmedim” demecini taşımış sayfasına. İçerikleriyle, haber seçimleriyle yine dikkat çekiciydi.
Aba Medya’dan Bülent Bostancı’yla her gün buluşuyoruz neredeyse. Çay ısmarlama sırası bugün Hasan Camcı’da hatırladığım kadarıyla.
DHA’dan Ayhan Acar ve AA’dan Selim Bostancı’yla da buluştuk hafta içinde.
Eybey grubuyla; Ahmet Oktay, Tolga Akıner, Nilay Çömlek’le oturduk birkaç saat önce. Masada Nilüfer Şahin ve Ahmet Karadeniz’de vardı. Yazılı basın üzerine fikir teatisinde bulunduk.
Herkesle görüşüyoruz da Bartın Manşet’in sahibi Hacı Bulut’u göremiyoruz bir türlü. Gören varsa haber versin mutlaka.
xxx
BartınStar’da yazmaya başlayan Ayhan Tepe ve Yonca Alemdar hızlı çıktı gördüğünüz gibi… Üst üste yazılar yazdıkça bizi de sayfanın dışına ittiler. Dolayısıyla beni de zorluyorlar. O yüzden yazıyorum bu yazıyı da. Arada bir kendimi hatırlatmazsam korkarım ki BartınStar mecrasını onlara kaptıracağım.
Bu kentin çok sesliliğine katkı sunmak için hep birlikte elimizden geldiğince gayret edeceğiz. Tabi ki amacımız daha iyiyi bulmak için.
BartınStar olarak “cek-cak”lı cümleler yerine, bir şeyler ürettikçe göstermeyi daha uygun görüyoruz. Bunun daha anlamlı olduğunu düşünüyoruz.
Şehrin her insanına, her sokağına, her sorununa dokunmak için emek harcayacağız.
Sadece seçilmişleri değil, seçenleri önceleyeceğiz.
Bu duygularla herkese sağlıklı ve maskesiz günler dilerim.
