2024 seçimlerinde partisinin il genel meclisi adayı olan, Temmuz 2024’ten bu yana da Yeniden Refah Partisi Merkez İlçe Başkanlığı görevini yürüten Mehmet Öztürk istifası ettiğini açıkladı.
İl Başkanı Baki Kebapçı’yı hedef alan Öztürk, “Ben yöneteyim, geri kalan emir olsun” anlayışını reddettiğini ifade etti. Partinin eski milletvekili adayı ve il başkanı Ziver Gebiç de kısa süre önce AK Parti’ye katılmıştı.
BARTINSTAR/SİYASET
Fatih Erbakan’ın genel başkanlığını yaptığı Yeniden Refah Partisi’nin Bartın Merkez İlçe Başkanı Mehmet Öztürk, görevinden istifa etti.
Siyasetin yeni yüzlerinden olan ve Bartın’da esnaflık yapan Mehmet Öztürk, 31 Mart 2024 seçimlerinde partisinin İl Genel Meclisi Ulus birinci sıra adayı yapılmıştı.
Daha sonra Temmuz 2024’te partinin Bartın Merkez İlçe Başkanı seçilen Mehmet Öztürk, partiye üye kazandırma faaliyetlerinde aktif rol aldı. İstifa dilekçesini parti teşkilatına sunan Öztürk’le birlikte merkez ilçe yönetiminde 6 ismin daha istifa ettiği öğrenildi.
“KÜÇÜK OLSUN BENİM OLSUN ANLAYIŞI İLE HAREKET EDİYOR”
Mehmet Öztürk, aldığı karara ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Temmuz 2024’ten bu yana gururla yürütmekte olduğum Yeniden Refah Partisi Bartın Merkez İlçe Başkanlığı görevinden istifa etmiş bulunmaktayım.
Görev yaptığım süre içinde partimizin tüm kurallarını titizlikle yerine getirip, yeni teşkilatımıza dinamizm kazandırmak; partimiz, liderimiz ve il yönetimimize güç katmak için gece gündüz demeden gayret göstermeye çalıştım.
Milli Görüş’ü yeniden hakim kılmak, iktidar yürüyüşüne katkı sunmak amacıyla partimize pek çok üye kazandırdım. Ekip olarak yaptığımız bu çalışmalardan dolayı, Türkiye sıralamasında yer alarak partimizin genel merkezi tarafından “başarı” belgesi ile ödüllendirildim.
Ancak iki yıl önce İl Başkanlığı görevine getirilen Baki Kebapçı ile yaşadığım derin görüş ayrılıkları, ben ve bazı çok dava arkadaşımı yol ayrımına getirdi.
“BU ANLAYIŞ PARTİMİZİ İLERİYE TAŞIYAMAZ”
“Küçük olsun-benim olsun” anlayışı ile hareket etmeyi tercih eden, il başkanlığını beraberindeki birkaç kişi perdeleyerek hegomenyasını sürdürme eğilimi sergileyen bir anlayışla birlikte yürüme imkanı kalmadığından dolayı partideki tüm görevlerimden ayrılma kararı aldım.
Söz hakkı tanımayan, parti kimliği ve kişiliği ile uyuşmayan, geleceğe ilişkin vizyon ve liderlik vasıfları taşımayan bir anlayışın partimizi ileriye taşıma olanağı olmayacaktır.
Herkesi kucaklayarak Türk siyasetine katkı verme çabalarımız kuşkusuz devam edecektir. Ancak “ben yöneteyim, geri kalan emir eri olsun” anlayışına itiraz etmek, demokratik bir haktır.
HALKA HİZMET İÇİN STATÜYE İHTİYAÇ YOK…
Çünkü ben ve yol arkadaşlarım, bozuk düzene itiraz etmek, adil bir düzenin mümkün olduğunu halkımıza anlatabilmek için yola çıktık. Bu yolculuğumuz, bundan sonra da devam edecektir. Bu davanın bir gönül eri olarak hizmet etmek için bir makam ya da statüye ihtiyaç yoktur.
Bu duygularla; adaylığım ve başkanlığım döneminde destek veren herkese gönülden bir teşekkürü borç bilirim.”