Devlet olarak Bartın’ı taşkınlardan korumak zorundayız. Bunun için 2010 yılından bu yana çalışıyoruz. Barajlar yaptık, her ihtimali hesapladık. Yalı’da sel sularının ulaştığı noktayı gösterip, “Nereden çıktı bu duvar” demenin anlamı var mı?
Yanlış bilinen gerçekler var. Suların kesiştiği nokta durumu, ırmağın ağzının genişletilmesi ya da suyun farklı kanallarla taşınması gibi. Hepsini çalıştık, ırmak deniz seviyesinin altında olduğu için kabaran su içeriye doğru yükseliyor. Set yapmaktan başka çare yoktu.
Yalı için birkaç seçenek vardı. Katlamalı, pistonlu ve balonlu set. Gerek işletme, gerek maliyet gerekse de ırmağın doğasını koruyacak en doğru çözüm buydu. Avrupa sellerle boğuşuyor, çünkü planları 100 yıllık. Biz 500 yıllık planlama yaptık.
BARTINSTAR/TURHAN ÖZTÜRK
Yalı boyunda devam eden Bartın Irmağı Islah Projesi kapsamında yürütülen cam bariyer tartışması, Bartın’da siyasetin yeni mücadele alanı. Devlet kurumu DSİ, “Bartın’ın selden korumak zorundayız. Bu bizim görevimiz” diyor, Bartın Irmağı İnisiyatifi ise “Çin seddi” yakıştırması yaparak ırmakla şehir ilişkisinin kopartıldığını savunup “yaptırmam” diyor.
Tüm bu tartışmalar sürerken inşaat sahası içinde kalan Yalı esnafının “Bittik, çalışma bir ance bitsin, Yalı eski günlerine dönsün” feryadı BartınStar’a haber oldu.
Projeye itiraz eden Bartın Irmağı İnisiyatifi sözcüsü Halil Balık’ın itirazlarını dün sıraladık. Bugün, mikrofonumuzu proje yapıcılara, DSİ mühendislerine doğrulttuk, dümdüz sorduk. Konu teknik, ancak vatandaşın anlayacağı dilden yanıtlar almaya çalıştık:
Yalı esnafının en çok merak ettiği sorudan başlayalım; birinci etap proje ne zaman tamamlanır?
-Bin 700 metrelik bölümün bin 400 metrelik bölümü tamamlandı. Geriye 300 metrelik bir bölüm kaldı. Bunun 100 metrelik bölümü, Orduyeri Köprüsü kısmı. 200 metrelik kısmı ise İskele Caddesi üzerinde. Belediyenin deplase yerleri değiştirmesi gerekiyor. Boruları da verdik ancak deplase yerler henüz değişmedi. 4 noktada yer teslimi yapılırsa proje 1,5 ayda biter. Ancak yazışmalara yanıt vermiyorlar. Orduyeri Köprüsü kısmı için de Kültür Varlıkları Kurulu’na olumsuz yanıt verdiler…
Bartın taşkından koruyacak başka seçenek yok muydu?
-Bakın Yalı bölgesi 7 metre kotunda, Orduyeri köprüsü mevkii 6 kot. DSİ, 3 tane yapı yapmış. Projeden önce en son güncel debileri hazırladık. Bu debide 3 baraj ve sel kapanı var. Baraj işletmelerini de güncelledik. Karadeniz’in kabarmasının içeriye girmesini engellemek için bu bölgede bir set gerekli. Çünkü Bartın Irmağı, deniz seviyesinin altında olduğu için, kabaran su iç kısımları etkiliyor. Buralarda tutulan su, suyun ulaştığı pik noktası hepsi hesaplandı. Bartın’ın taşkından koruyacak bir set gerekliydi. Başka çözümü yok.
Gazhane kısmında olduğu gibi suların kesişme noktasında yaşanan çarpışmaya çözüm bulunsa çare olmaz mıydı?
-Olmazdı. Hidrolik modeller çalıştık. 2 farklı kanalla hem Kozcağız’dan gelen hem de Arıt’tan gelen suyun tahliyesini hesapladık. Ancak bu durum su kotlarındaki yükselmeyi değiştirmedi. Su, denizden iç kısma doğru basıyor, o yüzden çare olmuyor.
Peki hesaplamaları nasıl yaptınız?
-Bunun pek çok yolu var. Bizim kullandığımız program, Amerika’da askeri mühendislik kolunun yararlandığı HECRAS, nehir modelleme programı. Projede önce en son güncel debileri hazırladık. Bu debilerde 3 baraj ve sel kapanı var. Tüm olasılıkları en güncel verilerle yaptık.
Biraz daha somut anlatsak…
-2021-22-23’te gelen suyun 1,5 katını hesapladık. Geriye dönük 500 yıllık verilerle çalıştık. Örneğin Avrupa ülkeleri, son yıllarda peş peşe yaşanan sellerle boğuşuyor. Bunun nedeni ne biliyor musunuz? Çünkü planları 100 yıllık ya da 200 yıllık verilerle hazırlanmış. Bu yüzden yaşanan iklim değişikliğine dayanıklı değil. Biz 500 yıllık verilerle çalıştık.
Başka ne gibi projeler vardı, duvarsız seçenek yok muydu?
-Daha önce örneklerini sergilediğimiz çıkarılıp takılabilen bariyerler… Örneğin pistonlu kapakları düşündük, üretici firmayla bile görüştük. Ancak maliyet, işletme zorluğu ve çok geniş alan gerekliliği gibi konular ortaya çıkıyor. Irmağın doğasına zarar vermeden yapılacak en doğru proje buydu. Mesela katlanabilir paneller olsa, bu panelleri nereye yatıracaksınız. Pistonlu kapaklar yapsak, pistonlardan biri arızalansa taşkından nasıl korunacaksınız. Hatta balonlu model bile çalıştık. Sular yükseldiğinde balonların da yükseldiği… Bartın’ı taşkından koruyacak en doğru proje buydu. İnşaat sürecinde ırmağın çevresini, doğasını koruduk. Sadece 4 ağaç kesildi güzergah boyunca.
Sel sularıyla birlikte dev bir tomruk çarpsa, cam kırılmaz mı?
-Camların güvenlik katsayısı, bariyerlerden çok daha fazla. Kırılmaz. Irmağın Yalı kısmı, vahşi akan bir nehir değil. Bu camlar 3,7 tonu taşıyabilecek sağlamlıkta. ODTÜ laboratuvarlarında yapıldı hesaplamalar.
Basınçtan yıkılma tehlikesi yok mu?
-Yıkılmasın diye kazıklı sistem yaptık. Suyun kuvvetini hesapladık. Hepsi testten geçti. ODTÜ onaylı tüm çalışmalar. Bilime güvenmek zorundayız.
Kırtepe’ye yağan yağmur suyu nereye gidecek, nasıl tahliye edilecek?
-Cam bariyerin önünde geniş kanallar açıyoruz. İç kesimlerden gelen suların tahliyesi için. Bu kısma ne kadar yağmur yağabileceği, ne kadar suyun geleceği hesaplandı. Bu sular belirlediğimiz bir noktaya taşınacak. Emniyetli çift pompa kurulacak. Emniyetli pomba şu demek; suyun tahliyesi için 4 pompa gerekiyorsa, emniyet için biz 5 pompa koyacağız. Suyun ırmağa tahliyesini sağlayacağız.
Irmaktaki su yükseldiğinde, belli alt yapılardan suyun geriye tepebileceği söyleniyor, ne diyorsunuz?
-Şehir alt yapıları belediyelere ait. Önceki sellerde geriye tepmiş ise bu şimdiye kadar belediye tarafından çözülmesi gereken bir konu. Biz bu seti yaptık diye ekstradan yeni bir durum oluşmayacak. Kaldı ki belediyeye sorduk, çekvalf nerelerde? diye. Geriye su basabilecek kanalizasyon sistemi nerelerde? Ona göre önlem alacağız ama soruyoruz yanıt yok. Boruların yerini söylemiyorlar. Önceki sellerde geriye tepen yoksa, bu projede de yok. Varsa çözüm üretmenin yolları belli.
Cam panelde ışıklandırma çalışmalarına ilişkin görseller de ortaya çıkmaya başladı. Yeşil ya da mavi ışıklar seçenekler arasında.
Irmağın dibi kum, balçık ve ağaçlarla dolu. Bunu temizlesek, ırmak ağzını genişletsek ırmaktaki akış sorunun çözümüne yardım etmez mi?
-Bu çok yanlış bilinen bir konu. Tıpkı suların kesiştiği nokta durumu gibi. Irmağın her iki kanadına da ayrı kanallar açarak suyu farklı yollardan tahliye konusunu çalıştık. Irmağın dibinin temizlenmesi, ırmak ağzının açılması… Bartın Irmağı, deniz seviyesinin altında olduğu için, kabaran su içeriye doğru yükseliyor. Hepsini hesapladık. Buraya set yapmaktan başka çözümü yok. Bundan sonra estetik, maliyet, işletme ve inşaat alanı gibi konular devreye giriyor. Irmağın doğasını bozmadan, çevreye zarar vermeden… 2010 yılından bu yana bu proje için çalışıyoruz. En mantıklı çözüm bu. Daha iyi bir çözüm önerisi de duymadık bugüne kadar.
BİZ DEVLET OLARAK ÇÖZÜM BULMAK ZORUNDAYIZ
Ankara Mimarlar Odası ve İnşaat Mühendisleri Odası konuya nasıl yaklaşıyor?
-Ankara Mimarlar Odası yetkililerine projeyi anlattık. Bartın’daki mimar ve mühendisler de vardı. ‘Bu projenin taşkını önleme şansı var mı?’ diye sordular. ‘Evet’ yanıtı alınca “O zaman neyi tartışıyorsunuz?” diye sordular. İkna oldular. Sadece ‘peyzaj konusunda danışsaydınız, katkımız olurdu’ dediler… Proje çevreci, çözüm odaklı. Devlet olarak bu bölgeyi taşkından korumak için en doğru çözümü bulmak zorundayız biz. En doğru proje de bu. Kamu yararı bunu gerektiriyor. Kalın kalın 6-7 metrelik duvarlar yapılsaydı asıl Çin Seddi o zaman olurdu. İnşaat Mühendisleri Odası da karşı çıkmıyor projeye.
Yalı boyunca ırmak kıyısına geçmek için kaç kapı planlanıyor?
-3’ü yaya geçişleri, 2’si de araç geçişleri için 5 kapı planladık. Kapıları nereye yapalım diye soruyoruz, projeyi kim çizdiyse o bulsun yanıtı diyorlar. Yerel yönetim bu noktada sorumluluklarını yerini getirirse 1,5 ayda tamamlarız. Ancak sorunlar devam ederse süreç biraz daha uzar.
Peki ya yaya köprüleri ne zaman yapılacak?
-Onla ilgili de sorunlar var. İmar sorunları. Yaya köprüsü olarak planladığımız bölgenin karşı kıyısına imar verilmiş. Ya koruma amaçlı imar planı değişecek, ya da gösterdiğimiz yere köprü yapılamayacak. Belediyeye sorduk, ne derse artık…
Projenin şeffaf bir şekilde paylaşılmadığı eleştirileri var. İnşa süreci başlamadan önce proje neden tanıtılmadı?
-Bu doğru değil. Ağustos 2023’te en yetkili isimlerin de katıldığı bir tanıtım toplantısı düzenlendi. Orada tüm sorulara yanıt verildi. Herkese açık bir toplantıydı. Orada merak edilen her soruya yanıt verdik. Bazı katılımcılar kendi görüşlerini anlatıp gitti. Aynı tarihlerde projeyi belediyeye de gönderdik. Bartın Belediyesi bir çok yazışma yaptık, yapıyoruz. Birkaç kez belediyeye gidip bilgilendirme yapıldı.
BARTIN’IN GÖRDÜĞÜ EN BÜYÜK TAŞKINLAR DEĞİL
Emekliler Evi, Orduyeri Köprüsü gibi yerlerde duvar boyu yüksekliği rahatsız edici! Buna çare bulunamaz mıydı?
-Eğer o bölgelerde yol bir metre yükseltilebilseydi, o kadar duvar olmazdı. Ancak kot farkları nedeniyle bu kesimlerde önlem böyle alındı. Mesela Emekliler Evi kısmında duvar iç kısımda olabilirdi. O süreçte belediye ile görüşüldü, dıştan olmasına karar verildi.
Bu uyumsuzluk içinde proje nasıl tamamlanacak?
-DSİ’nin belediye ile protokol yapması zorunluluğu yok. Sonuçta vatandaş devletinden çözüm bekliyor. Bu projeyle ilgili 2010’dan bu yana çalışma yürütüldü. Kamu yararı adına. Tez yazıldı üzerine, 5 vali değişti. Barajlar yapıldı. Ve sorunun çözümü için titiz bir çalışma sonucu bu proje çıktı ortaya. Şimdi insanlara taşkının ulaştığı yüksekliği gösterip, ardından ‘bu duvar nereden çıktı’ demenin anlamı var mı? Geçmişte yaşanan taşkınlar, Bartın’ın gördüğü en büyük seller değil. Biz daha büyük riskleri de hesapladık.
Gönül rahatlığı ile bu projenin en doğru seçenek olduğunu söyleyebilir misiniz?
-Elbette. Yaptığımız tüm çalışmalar bilimsel veriler ışığında. Bartınlılar rahat olsun, bu proje Yalı bölgesini taşkından koruyacak.
Peki,sular yükseldiğinde KAYNARCA caddesi ne olacak,malum duvarı aşamayan sular kaynarcaya akacak,buraya bir önlem proje varmi