Amasra’da ikinci termik santral direnişi  

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

ÇED yani çevresel etki değerlendirme süreçleri, halkı bilgilendirme toplantısı ile start alıyor. Bu toplantının yaptırılmaması, sürecin önünü tıkamıyor. Tıpkı diğer 8 süreçte olduğu gibi. Şirket yol almaya devam ediyor.

Amasra’da Hattat Enerji ve Maden Ticaret A.Ş. tarafından yapılması planlanan Termik Santral ile ilgili Bartın hareketli bir gün yaşadı. Daha önce Zonguldak İdare Mahkemesi’nin “tesisler entegre değil” gerekçesiyle durdurduğu proje, bu kez bu gerekçeleri ortadan kaldıracak şekilde yeniden dizayn edilerek yeniden sahaya sürüldü.

TUTANAK TUTULDU: YÖRE HALKI TOPLANTI İSTEMİYOR

Bartın Platformu öncülüğünde bir araya gelen ve termik santrale karşı 10 yıldır mücadele veren gruplar, bilgilendirmenin yapılacağı Amasra kapalı spor salonuna Çevre Şehircilik Bakanlığı bürokratları ve firma yetkililerini salona sokmadı. Bunun üzerine bir tutanak tutuldu.

Yapılan eylemler “Yöre halkının yoğun tepkisi ve proje hakkında bilgilenmek istemediği, termik santrallerle ilgili yöre halkının yeterince bilgili olduğu, yıllardır termik santrallere karşı mücadele ettiklerini beyan etmiş ve toplantının yapılmasını istememişlerdir. Bunun üzerine tutanak imza altına alınmıştır” şeklinde tutanağa işlendi.

ÇED SÜRECİ BAKANLIKTA DEVAM EDECEK

Bir anlamda daha önce 8 kez denenen ve yaptırılmayan toplantı, 9. kez de yaptırılmamış oldu. Ancak bu sürecin bittiği anlamına gelmiyor. Sadece, termik santrale karşı bölge halkının reaksiyonunun canlı olduğunu göstermesi açısından elbette bir anlam taşıyor. Onun dışında dosya süreci bakanlıkta yürümeye devam ediyor.

TEHDİT ORTADAN KALKINCAYA DEK MÜCADELEYE DEVAM
Amasra’da bugün yapılan eylemlere Bartın Platformu’nun deneyimli üyeleri, vatandaşlar, CHP Milletvekili Aysu Bankoğlu, Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın, Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır katıldı. Eylemde iktidar partisi temsilcilerinin yer almaması tepkiyle karşılandı. Yapılan konuşmalarda termik santral tehdidinin ortadan kalkıncaya kadar mücadelenin süreceği vurgulandı.

Şimdi herkesin kafasında aynı soru var. 10 yıldır hemen herkesin artık uzman kesildiği termik santrale karşı mücadelede bugün yaşananlar yeterli mi? Yeni eylem planı ne olacak? Bu direnişe karşı bakanlık ÇED olumlu kararı verirse ne olacak? Şirket, daha önce yürütmeyi durduran mahkemenin gerekçelerini kitabına uydurursa ne olacak?

İşte tüm sorular, önümüzdeki süreçte önümüze daha sık gelecek. Yani bugün yaşananlar bir zafer değil, yıllardır süren mücadele içinde sadece bir detay. Olaya farklı pencereden bakanlar da var. “10 yıldır aynı yöntemlerle mücadele edip farklı sonuç beklemek hayalcilik olur” diyenlerin argümanlarını da dikkate almak gerekiyor.

Mücadele serüveni içinde uzun süre STK temsilcisi olarak yer alan Murat İzler, bugün yaşananlara ilişkin görüşlerini Bartın info haber sitesinde yazdığı köşe ile paylaştı. İşte özetle; olaya başka bir bakış kazandıran o yazı:

“KEŞKE O TOPLANTI YAPILSAYDI, BİLİMSEL İTİRAZLAR
TUTANAK ALTINA ALINSAYDI…”

Daha önce Zonguldak İdari Mahkemesi sonucunu ‘bu iş bitti kazandık’ gibi yorumlamıştık, ancak erken sevinmememiz  gerektiğini söylediğimizde herkes bize çullandı. Ne olacak yani köylümüz sevinsin dediler, aslında bazı kesimler oy peşinde, bu pirius zaferini ranta devşirme derdindeydiler.

Nümayişler iyidir ama termik belasını def etmiyor. O halde ne yapmalıyız? Bir defa halkın katılımı toplantısını yaptırmamak süreci engelleme doğrultusunda hiç katkı sağlamıyor, aksine yatırımcının işine geliyor. Karar vericilerin önüne gelen raporda, halk bilgilenmek istemedi olarak geçiyor.

Halbuki sağlıkçılardan oluşan bir komisyon insan sağlığına etkilerini, balıkçı meslek örgütü balıkçılığa zararlarını, meteoroloji uzmanları hava kirliliğine yapacak olumsuz katkıları belirten raporları kayıtlara geçirmelidir, ha keza çiftçilerin görüşü, turizmcilerin görüşü teknik jargonlar, literatüre dayalı, nesnel ölçütlerle grafiklerle, tablolarla komisyona verilmeli kayıtlara geçirilmeli ki ileride itiraz hakkımız baki, itiraz yollarımız açık kalsın.

Ayrıca bu toplantıda yatırımcı şirketin argümanlarına ulaşmak mümkün olacak, bunlara alternatif argümanlar üretme şansı bulunacak. Bu argüman ve verilerin doğruluğu çek edilecek, karar vericileri nesnel olmayan, gerçek dışı verilerle yanıltmasının önüne geçilecek, tutarlılığı tartışmaya açılacak. Yatırımcı şirketin verilerinde gerçek kaynaklara atıf var mı yoksa hayali veriler mi bakılma şansı bulunacak, dolayısı ile yerel uzmanlarımızın bunları çürütmesi mümkün olacaktır.

Halkın bilgilendirme toplantısına engel olmak çözüm değildir. Mücadele bilgi ile birikim ile ve hukuk yolu ile olur. Bu mücadele sürekli birilerinin nemalandığı alan olmamalıdır. Nümayiş tabi ki tepkinin hissettirilmesi açısından önemlidir. Ancak sadece bu yolla kazanılması mümkün değildir. Bakıldığında bizim elimizde hiç bir kazanım yok ve başladığımız noktadayız. Ancak termikçi şirketin elinde sürülmüş galeriler, liman büyütme kararları, çekilmiş / yada onaylanmış  krediler, hala rödevans sözleşmeleri, alınmış araziler var. Bu konuda itiraf edelim bu hareketi taşıyacak birikimli, strateji belirleyecek ortak akıl eksikliğimiz var. Eylem takvimimiz yok, şirket süreci sürüklüyor.

Özetle daha yaratıcı, daha etkili yöntemler geliştirmeliyiz. Şirketten önde olmalıyız. Daha sonuç odaklı. Şirket bize göre hareket geliştirmeli. Örneğin çevre düzeni planına dikkat çelmeliyiz. Çevre düzeni planında santrale yer yok…

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Amasra’da ikinci termik santral direnişi  

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir