Bartın’da şöyle bir alışkanlık var; iddialı bir haber yaptığınız da, rahatsız olan kesim hemen arkanıza teneke bağlıyor.
“Kimin adamı bu” diyorlar, “kim yazdırıyor?” diye soruyorlar.
Gazeteci kendi başına topladığı bilgileri yazamazmış, gözlemlerini yansıtamazmış gibi.
Şöyle bir kafayı kaldırıp baksalar görecekler halbuki, o yazılanların herkes tarafından bilindiğini, konuşulduğunu.
Habercinin sadece toplumun aynası olduğunu anlayacaklar.
Yok, öyle yapmıyorlar, illa bir kulp takacaklar. Haberci öğrenip yazamaz onlara göre, illa birinin adamıdır ve onun ağzından yazıyordur…
Bartın’a haksızlık etmeyelim; haberciler ile haber olanlar arasındaki benzer durumlar hemen her yerde yaşanıyor.
Aslında yapılacak olan şudur; bir arayıp “böyle konuşuluyor ama işin aslı şudur” diyerek bir temas kursalar sorun kendiliğinden çözülecek.
Ama öyle yapmıyor, karşı propaganda ile sorunu çözmeye çabalıyor.
Yayın kuruluşlarının reklamlarına bakıyorlar örneğin, yorum yapıyorlar; hmmm, şu reklam vermiş o zaman bunun adamıdır.
Allah’tan reklam çalışmamız yok henüz de en azından bunu söyleyemiyorlar.
O kadar da zor değil arkadaşlar. Kimseyle, hiçbir kişi ve kurumla hesabımız falan yok.
Dümdüz, sokak, insanlar, örgütler ne biliyorsa biz de onları biliyor ve yazıyoruz.
Bunlardan ancak yararlanılır. Farklı bir durum varsa ona göre söz edilir. İnanın onlar da yine haberciler tarafından topluma ulaştırılacaktır.
Eleştirilmek iyidir iftira atılmadığı müddetçe. O vakit külahları değişiriz.
Eleştiri olmadan doğruyu bulamayız.
Ancak sporda da siyasette de, bürokraside de böyle olmuyor.
Şehirde farklı ilişkiler içinde olanlar kuşkusuz olabilir. Ancak bilesiniz ki 74medya’nın böyle ilişkileri yoktur; olmayacaktır.
Kiralık cümlemiz yoktur.
Küsmek, darılmak, bir yafta yapıştırmak için boşuna çabalamayın.
Biz Bartın’ın yabancısı değil ta kendisiyiz. Sokağında, pazarında, kafesinde… Kısaca her yerindeyiz.
Üstelik bundan sonra daha da iç içe olacağız. Yayın hayatına daha yeni başlıyoruz.
Kısa sürede epey de mesafe aldığımızı artık gönül rahatlığı ile söyleyebiliriz. Gündemin peşinden giden değil gündem oluşturan bilgilere ulaşıyor, halkımızı bilgilendiriyoruz.
Yazdıklarımızı, haberlerimizi beğenmeyenler olabilir. Herkese kendimizi beğendiremeyiz.
Herkesin gönlüne göre şerbet veren hayır kurumu da değiliz.
Ancak ilkeli duruşu ile dünyanın dört bir yanındaki Bartınlılara ulaşan büyük bir aileyiz.
Birileri başlığımızı beğenmiyor, kimisi bir ifadeye alınıyor, darılıyor. Bunlara gerek yok, biz hepimiz bu şehrin geleceği için doğru olanı yapmak istiyor, yol gösterici rol oynamak istiyoruz.
Tüm bunları 30 yıla yaklaşan bir deneyimle sahaya yansıtıyoruz.
Lafımız ön yargılı yaklaşanlaradır, yoksa çok samimi dostlarımız, takipçilerimiz her geçen kartopu gibi büyüyen gönül dostlarımız var.
Haberci yaklaşımımız, hemen her platformda kendini hissettiriyor. Genç arkadaşlara da örnek olduğumuzu görüyor, bundan da mutluluk duyuyoruz.
Yola çıkarken belirlediğimiz sloganlardan biri “basında itibar” idi…
Gerçekten her geçen gün kıymetini yitiren medya dünyasına küçük bir nefes olabildiysek bu en büyük kazancımız olacaktır.
Bu duygularla, şehrimizde yaşayan, yüzlerce binlerce km uzakta bulunan ancak Bartınlı kimliğini gururla taşıyan, haberlimizi ilgiyle takip eden tüm dostlarımıza gönül dolusu sevgiler diliyoruz.
